karikatür · other translations
Words were said, hurtful caricatures were drawn, and I did some bad things too.
Kötü sözler söylendi, kırıcı karikatürler çizildi ben de bazı kötü şeyler yaptım.
It's a caricature.
Bu bir karikatür.
That's a vile caricature!
Bu, asagilik bir karikatür!
It will be misrepresented And caricatured and sneered at,
Yanlış yorumlanıp, karikatürize edilecek ve alaya alınacaktır.
Dad, it's a caricature.
Baba. Bu sadece karikatür.
You're in for a cruel caricaturing, Bucky.
Zalimce bir karikatür olayı içindesin, Bucky.
Oh, yes a grimacing lemon caricature.
Evet yüzünü buruşturan limonumsu karikatürler.