That
freak
represents
a
giant
leap
in
genetic
engineering.
Damage
it
and
heads
will
roll,
Mr.
Flynn.
|
O
ucube
bir
dev
sıçrama
genetik
mühendisliği.
o
ve
kafaları
atılır
Hasar,
Bay
Flynn.
|
I
have
an
idea,
Dad,
but
Colonel
O'Neill
and
Teal'c
will
have
to
take
a
leap
of
faith.
|
Bir
fikrim
var,
Baba,
ama
Albay
O'Neill
ve
Teal'c'in
bir
inanç
adımı
atması
gerek.
|
That's
one
small
step
for
man,
but
one
giant
leap
for
mankind.
|
İnsanoğlu
için
küçük
bir
adım
ama,
İnsanlık
için
dev
bir
adım.
|
That's
one
small
step
for
man,
one
giant
leap
for
mankind.
|
Bu
insan
için
küçük
bir
adım
insanlık
içinse
dev
bir
sıçrama.
|
This
is
one
small
step
for
man
one
giant
leap
for
mankind!
|
Bu,
bir
insan
için
küçük,
fakat
insanlık
için
büyük
bir
adım!
|
It's
one
small
step
for
man
One
giant
leap
for
mankind.
|
Bir
insan
için
için
küçük
fakat
İnsanlık
için
dev
bir
adım.
|
A
small
step
for
man,
a
giant
leap
for
mankind.
|
Bir
insan
için
küçük,
insanlık
için
dev
bir
adım.
|
That's
one
small
step
for
man,
one
giant
leap
for
the
Metropolis
Sharks.
|
Bir
adam
için
küçük
bir
adım,
ama
Metropolis
Sharks
içinse
dev
bir
adım.
|
Neil
said,
"One
small
step
for
man,
a
giant
leap
for
mankind.
|
Neil
şöyle
dedi;
"Bir
insan
için
küçük,
insanlık
için
dev
bir
adım.
|
Just
one
small
step
for
man
one
giant
leap
for
mankind.
|
Bir
kişi
için
sadece
ufak
bir
adım
insanlık
içinse
büyük
bir
adım.
|