organ · other translations
Diese Eileiter sind spezialisierte kleine Organe.
Bu tüpler yüksek uzmanlık gerektiren küçük organlar.
Ihr ihr werden Organe fehlen.
Onun eksik organları olacak.
Sie hatten zwei volle Sätze Organe, Jane.
Sen Jane, organların iki tam set vardı.
Alle lebenswichtigen Organe sind stark.
Bütün hayati organları sağlam.
Ihnen allen fehlen verschiedene Organe.
Hepsinin farklı organları kayıp.
Jedes Organ erneuert sich selbst.
Her organ kendi kendisini yeniliyor.
Devon Silvestri hat Organe entnommen, aber nicht mit dem Ripper.
Devon Silvestri organ kaçırıyordu, fakat Matador ile birlikte değil.
Sehen Sie nur, da ist ein Organ.
Şuna bakın. Burada bir organ var.