Evet.
Bana
biraz
bozukluk
ver.
|
Yeah,
give
me
some
change.
|
Bana
biraz
bozukluk
ver.
|
Give
me
some
change.
|
Anne
biraz
bozukluğun
var
mı?
|
Mum,
have
you
got
some
change?
|
Ve
aynı
zamanda
kolayca
sindirilir,
Bu
nedenle
hazımsızlık
ve
mide
bozukluğu
için
mükemmeldir.
|
And
also
it
is
easily
digested,
therefore
it's
excellent
for
indigestion
and
stomach
disorder.
|
Yani,
bu
basit
bir
kanama
bozukluğu.
Hayır.
|
So
it's
a
simple
bleeding
disorder.
|
Bak,
bu
vücut
bütünlük
bozukluğu,
çocukluğundan
beri
çektiği
bir
şey.
|
Look,
it's
a
body
integrity
disorder,
something
he's
suffered
since
childhood.
|
Ve
ailenin
tıbbi
geçmişi
ve
uykusuzluk
ve
kaygı,
bana
ruh
hali
bozukluğu
gibi
geldi.
|
And
your
family
history,
and
the
insomnia
and
anxiety,
it
sounds
like
a
mood
disorder.
|
Ve
bu
zor
geçiş
süreci
travma
sonrası
stres
bozukluğu
olarak
adlandırılıyor,
öyle
mi?
|
And
this
tough
transition
is
called
something
like
post-traumatic
stress
disorder?
|
Oksijen
makinesi
için
biraz
bozukluğun
var
mı?
|
You
got
some
change
for
the
oxygen
machine?
|
Bozukluğun
var
mı?
|
You
got
change?
|