Ama
o
plajlar
bu
hafta
sonu
açık
kalacak.
|
Aber
sie
werden
dieses
Wochenende
offen
sein.
|
Burası
özel
bir
plaj.
|
Dies
ist
ein
Privatstrand.
|
Çok
güzel
plajlar.
|
Sehr
schöne
Strände.
|
Disko
gecesi,
bekârlar
gecesi,
plaj
partisi
|
Disco-Night,
Singlepartys.
Ich
mache
eine
Beachparty.
|
Plajları
sever
misin?
|
Mögen
Sie
Strände?
|
Daniel
plaj
partisi
istiyor.
|
Daniel
will
ein
Muschelpicknick.
|
Emeklilik
planlarınız,
organik
meyveleriniz,
plaj
evleriniz
ve
spor
kulüplerinizle
mi?
|
Mit
euren
Altersvorsorgen
und
Bio-Lebensmitteln,
euren
Strandhäusern
und
Sportclubs?
|
Bu
arada,
birisi
son
kabinde
içinde
plaj
havlusu
bulunan
bir
çanta
unutmuş.
|
Übrigens,
jemand
hat
eine
Tasche
mit
Badelaken
in
der
Kabine
vergessen.
|
Tenha
plajları
ve
zengin
kumarhaneleriyle
Porto
Corsa
zenginler
için
gerçekten
bir
oyun
alanı.
|
Seine
entlegenen
Strände
und
opulenten
Casinos
machen
Porta
Corsa
zur
Spielwiese
für
die
Reichen.
|
Adam
güzellik
salonlarından
randevu
alıyor,
plaj
malzemeleri
alıyor.
|
Dieser
Typ
macht
Kosmetik-Termine
und
kauft
Wassersportartikel.
|