Biyonik
bir
ayağın
mı
var?
|
Haben
Sie
eine
bionische
Fuß?
|
Veya
ayak
gibi.
|
Oder
ein
Fuß.
|
Uluslararası
Çete"nin
ayak
bastığı
her
yerde
bir
Cost
Mart
var.
|
Überall,
wo
die
Intergang
Fuß
gefasst
hat,
gibt
es
einen
Cost
Mart.
|
Kalicharan
ayağını
tedavi
etti
|
Kaalicharan
hat
deinen
Fuß
geheilt.
|
Ve
dünya,
onların
ayakları
altında
titriyor.
|
Und
die
Erde
erzittert
unter
ihren
Füßen.
|
Derin
bir
nefes
al.
Ayakların
yere
bassın.
Kendine
odaklan.
|
Atme
tief
ein,
fühl
den
Boden
unter
den
Füßen
zentriere
dich
|
Güçlü,
büyük
ve
seksi
ayakları
olan
adamları
çok
severim.
|
Ich
mag
Männer
mit
großen,
starken,
sexy
Füßen.
|
Evet
ama
bu
ayak
da
değil.
|
Ja,
aber
das
ist
kein
Fuß.
Nein.
|
Oh,
evet,
içinde
bir
ayak
var
mı?
|
Ach
ja?
Ist
da
auch
noch
ein
Fuß?
|
Ayaklarının
altında
ne
yatıyor?
|
Was
ist
unter
euren
Füßen?
|
|
|